Dünyaya gözlerimi hâlâ dünyanın en güzel şehri olarak gördüğüm İstanbul’da açtım. Çocukluğumu doya doya yaşadığım bu kadim şehirden ayrılışım da yine çocuklu yaşlarda oldu. O günden bu yana Hollanda’da da yaşamaktayım.
Size hem yazılıma nasıl başladığımı hem de profesyonel kariyerim süresince kendimi geliştirmek için neler yaptığımı paylaşmak istiyorum.
Profesyonel kariyerim
1989 yılından bu yana Hollanda’da yaşamaktayım. 2002 yılında Üniversite yazılım mühendisliği bölümünü bitirdim. Tüm kariyerim süresince 2000li yılların başında tanıştığım Java programlama dilini kullandım ve bu konu üzerine uzmanlaştım. Son 5 yıldır jvm tabanlı Scala dilini kullansam da Javaya odaklanmaya devam ediyorum.
Yazılım projelerinde hem UI tarafında hem de backend tarafında görev aldım. Küçük uygulamalardan tutun saniyede 100 bin kullanıcıya hizmet veren gerçek zamanlı analitik uygulamalarda da hem yazılımcı hem mimar hem de teknik lider olarak görev aldım.
Son 5 yıldır rotamı yazılım mühendisliğinden data engineering istikametine çevirdim. Artık yazılımın değil de datanın merkezde olduğu projelerde çalışıyorum.
Bu güne kadar yazılım ile alakalı bir çok konuda sertifika aldım ve halen de almaya devam ediyorum. Sertifika serüvenlerimi de buradan paylaşacağım.
Uzmanlık alanlarımı şöyle sıralayabilirim:
Zaman buldukça youtube kanalıma yazılım ve teknoloji konuları hakkında video ekliyorum. Daha bir çok sosyal medya kanalında aktif olarak paylaşımlar yapıyorum.
Beni hangi sosyal medyalardan takip edebileceğinizi bu sayfadan görebilirsiniz.
Benimle kontağa geçmek için mail adresim: [email protected]
Meslek seçimim
Hollanda’da orta okulun son senesinde meslek seçimi gerekiyordu. Sınıf olarak bir çok meslek hakkında tanıtım toplantılarına gidiyorduk. Bunlardan biri de Software Engineering idi. Yalnız herkes çok zor ve karmaşık olduğu için bu mesleği seçmek istemiyordu. Sonradan öğrendim ki koca okulda sadece ben bu mesleği seçmişim 🙂
Ertesi sene yeni okulumda girdiğim ilk dersi hiç unutmuyorum. Auto CAD dersiydi (bilgisayarda grafik tasarlama). Sınıfta her sırada bir bilgisayar vardı. Öncelikle bizden bilgisayarları çalıştırmamız istendi. Ne komik ki ben o güne kadar hiç bir bilgisayarla çalışmamıştım ve nasıl açılacağını dahi bilmiyordum. 🙂
Yazılıma o kadar büyük bir merakım vardı ki, her gün okuldan sonra şehir kütüphanesine gidip yazılım hakkında elime geçen her kitabı okuyordum. Evde kendime aldırdığım ilk bilgisayarım siyah beyaz ekranlı 286 idi.
İste böyle sıfırdan başladığım yeni okulumda 1inci senenin sonunda sınıf birincisi, ikinci senenin sonunda okul birincisi olmuştum 🙂
Üniversite yıllarım
Meslek lisesini başarıyla bitirdikten sonra üniversiteye devam ettim, yine yazılım mühendisliği bölümü. Yine çok başarılı ve zevkli bir süreç yaşadım. Bir gün hiç unutmam, yazılım dersinde hoca dersten acilen ayrılması gerekiyordu ve bana dönüp dersi vermeye benim devam etmemi istemişti 🙂
Okulun yanında kalan saatlerde hem gelir hem de pratik elde edebilmek için küçük bir yazılım şirketinde Delphi ve Pascal kodlamaya başlamıştım.
4 sene sonunda diplomamı aldım ve iş hayatına başladım.